28 Eylül 2010 Salı

Hamburg Barikatları-Larissa Reissner


Kitabın yazarı Larissa Reissner 1895 yılında Polonya’da doğmuştur. Marksist düşüncelere sahip olan babasıyla 1905 Devrimi sırasında Petrograd’a (Rusya) gelip uzun bir süre Rusya’da kalan Reissner, Bolşevik Devrimi öncesi ve sonrasında komünist bir dünya hedefine ömrü yettiğince hizmet etmeye çalışmıştır.

Ekim Devrimi’nden önce, Gorki’nin çıkardığı Novaya Zitkin gibi birçok dergide yazılar yazdı. Yazdığı oyunlar ve şiirler ile de dönemin burjuva liberallerini, sosyal demokratlarını yerden yere vuran Reissner, Kerenski hükümetine karşı yazdığı bir yazıda keskin sanatçı duyarlılığını göstermiş ve Rusya'da büyük yankı uyandırmıştır. Ekim Devrimi’nden sonra Kızıl Ordu saflarında Çekoslavakya’ya giden yazar, Volga donanmasında savaşa katılmış ve anılarını “Cephe” adlı kitabında aktarmıştır.
Larissa Reissner, 1923 yılında Alman proletaryasının zincirlerinden kurtulmaya kalkıştığı Hamburg Ayaklanması’ndan haberdar olunca Alman ve Rus proleteryası arasında bir bağ kurulması gerektiğine inanarak Almanya’ya gitmeye karar verdi. Hamburg işçilerinin savaşını Almanya ve tüm dünya proleteryasına anlatmak ve bu savaşı ölümsüzleştirmek üzere Hamburg’un yolunu tuttu.
Alman burjuvazisinin ölüm çanlarının çalındığı bu dönemde Hamburg’a giden Larissa Reissner, Hamburg’un işçi mahallelerinde işçilerle birlikte kalarak ayaklanmayı bizzat yerinde yaşamış ve yaşadıklarını kağıda dökmüştür.
Ayaklanmanın devam ettiği dönemde yazılan bu yazılar 1924’de Rusya’da çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlandıktan sonra kitaplaştırılmıştır. Kitap, 1926 yılında S. Schreiber ve Y. Yanovski tarafından senaryolaştırılmış ve Ballyuzek tarafından filme de alınmıştır. Yazıların yazıldığı dönemde Hamburglu komünistler polis tarafından arandığı için yazar kimlikleri gizli tutmuştur.

İşçilerin iş gününün 8 saate indirilmesini, ücretlerin altın değerine göre ayarlanmasını talep etmesiyle başlayan devrimci hareketlenme daha sonra Hamburg’u bir savaş alanına çevirmiştir. Üretimi denetlemeyi ve bir takım siyasal haklarını isteyen Hamburglu işçiler, sendikaların ve Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) önderliğinde greve çıkmıştır. Fakat grevle yetinmek istemeyen işçiler, devrimcilerin önderliğinde bu kalkışmayı bir ayaklanmaya dönüştürmüşlerdir. Hamburg’un varoşları; bir tarafta işçiler, diğer tarafta ise Alman burjuvazisinin askerleri ve polislerinin yer aldığı sınıf savaşına sahne olmuştur.

8 saatlik iş günü talebiyle başlayan grevlerin böylesine bir ayaklanmaya dönüşmesini tahmin edemeyen Sosyal Demokrat Parti ve onun etkisi altındaki sendikalar, ayaklanmayı düzen sınırları içerisinde tutmak için yoğun çaba harcamış olsalar da başarılı olamamışlardır. Hamburg varoşlarına sığınan komünistleri almaya gelen polisler barikatlarla karşılaşmışlardır. İşçilerin kurduğu bu barikatlar yine işçiler ve komünistler tarafından 1 ay boyunca savunulmuştur. Fakat diğer şehirlerdeki işçileri de harekete geçirecek bir komünist parti olmayışı nedeniyle Hamburg işçileri yalnız kalmış ve barikatları daha fazla koruyamamışlardır. İşçilerin kontrolündeki fabrikaları ve mahalleri bir ay boyunca düşmana karşı koruyan Hamburg barikatları, ardındaki direniş yenilgiyle sonuçlanmasına rağmen barikat geleneğini işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir araç haline getirmiştir.
Hamburg Ayaklanması, işçi sınıfının mücadele tarihi açısından bir dönüm noktasıdır ve işçi sınıfı için kaçırılmış önemli bir fırsattır. 1917 Bolşevik Devrimi'nden hemen sonra kapitalizmin bağrında, Avrupa'nın göbeğinde, Almanya'da gerçekleşecek bir devrim kapitalizme bir daha ayağa kalkamayacağı darbeyi indirmek demekti. Ancak Alman devrimcilerinin öngörüsüzlüğüne, SPD'nin günübirlik çıkarlarını işçi sınıfının uluslararası çıkarlarının önüne koyması eklenince Ekim Devrimi yalnız kaldı ve bugünkü hazin sona ulaşıldı.    

İşçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan 1923 Hamburg Ayaklanması’nı okuyucuyu ayaklanmanın içine çekerek anlatan kitap; çıkarılacak derslerin yanı sıra ayaklanmada yer almış bir çok önemli ama isimsiz kahramanı tanımak için de okunası bir kitap.


Yoldaş Pançuni (2005)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder