30 Ocak 2012 Pazartesi

1980-81 sezonu Karşıyaka-Göztepe maçı

(Unutulmaz Maçlar-3)

Karşıyaka ile Göztepe arasındaki ezeli rekabet, “İzmir futbolu” hakkında konuşulmaya başlanınca ilk akla gelen konulardan biridir. Bu rekabet, sadece İzmirliler tarafından değil bütün Türkiye’deki futbolseverlerce bilinen bir futbol gerçeğidir. Bu rekabetin Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor kadar popüler olamamasının sebebi ise hiç kuşkusuz Karşıyaka ile Göztepe’nin üst düzey başarılarının çok sınırlı olması ve uzun yıllardır üst liglerde (şimdilerde “Süper” Lig) oynamıyor olmalarıdır.

Karşıyaka ile Göztepe arasındaki ezeli rekabetin en önemli maçlarından birisi ise 16 Mayıs 1981 yılında İzmir Atatürk Stadı’nda oynanan maçtır.

1980-81 sezonunda her iki takım da İkinci Lig’de oynamakta ve bu iki takımın 1. Lige çıkma iddiası oldukça yüksektir. O zamanlar İkinci Lig, bugünkü statüden (Bank Asya 1.Lig) farklı olarak; A,B ve C olmak üzere 3 grup halinde oynanmakta ve grup liderleri doğrudan 1.Lig’e çıkmaktaydı. A grubunda, ligin bitimine iki hafta kala Karşıyaka grup lideri iken, Göztepe ise ezeli rakibini 1 puan geriden takip etmektedir. 33.haftada grubun lideri ile ikincisi karşı karşıya gelirken, Atatürk Stadı’nın yolunu tutan 80 bin kişi ise bir dünya rekoruna ortak olacağından habersizdir. 16 Mayıs günü, heyecan ve gerilimi oldukça yüksek geçecek bu maça giden hiç kimse, yıllar sonra maçın skorundan çok, maça giden taraftar sayısının konuşulacağını bilmiyordu.
Karşıyaka bu maçı kazandığı takdirde ligin bitimine bir hafta kala grup lideri olmayı, yani Birinci lig’e çıkmayı garantileyecekti. Karşıyaka, en kötü ihtimalle bu maçtan beraberlik çıkarıp ligin son maçında Bandırmaspor deplasmanında rakibine bandırmayı* hesap ediyordu. Göztepe ise bu maçı kazanıp son haftaya Karşıyaka’nın 1 puan önünde girme derdindeydi.

Türkiye Rekoru
Maça Göztepe ve Karşıyaka’nın İzmir’deki taraftarlarının dışında da yoğun ilgi vardı. İzmir çevresindeki şehirlerden, İstanbul ve Ankara'dan gelen binlerce taraftar, bu tarihi maça tanıklık edeceklerdi. O yıllarda şimdilerin aksine futbolseverleri stada gitmekten alıkoyacak bir tribün şiddeti yaşanmadığı için şehir genelinde maça duyulan yoğun ilgi tribünlerde de yansımasını buluyordu. Üstelik deplasman takımlarına yönelik sınırlı kontenjan uygulaması da henüz futbol lugatımıza girmediği için her iki takımın taraftarı da maça sınırlama olmadan girebilmekte idi. Tribünler ikiye bölünmüştü. 40 bini Karşıyakalı ve 40 bini Göztepeli olmak üzere 80 bin kişi 70 bin kapasiteli Atatürk Stadı’na sığmaya çalışıyordu. Biletli seyirci sayısı resmi rakamlarla 61.060 kişi olarak tescillenmesine rağmen stadın resmi kapasitesinin aşıldığı o gün çekilen fotoğraflardan net olarak anlaşılabilir.

Atatürk Stadı’nda en az bir kez maç izlemiş olanlar bilirler. Atatürk Stadı'nda, 61 bin biletlinin geldiği maçta gerçek sayının bu rakamdan çok daha fazla olması normal karşılanabilecek bir durumdur. Bir biletle 3 kişinin girmesi, kapıdaki polislerin veya görevlilerin tanıdıklarını maça biletsiz alması, çocukların ve kadınların biletsiz girmesi, protokol beleşçileri vs. derken 80 bin rakamının abartı olmadığını rahatlıkla söylebiliriz. Üstelik tribünlerin tıka basa dolduğunu gösteren maç fotoğraflarından da Atatürk Stadı’nın kapasitesini de dikkate alarak izleyici sayısının 80 bine ulaştığı anlaşılabilir.
16 Mayıs 1981’de sahnelenen bu muhteşem şöleni izlemeye gelenler, “Türkiye’de en çok seyircinin geldiği maç” ünvanıyla kırılması zor bir rekora ortak olmuşlardır. Bu rekoru ne İstanbul takımlarının derbi maçları, ne de milli maçlar kırabilmiştir. Bu rekorun yakın bir tarihte kırılması da çok zor gibi görünüyor. Zira şu anda Türkiye’de 80 bin seyirci kapasiteli hiçbir stadın olmadığını ve stadlara biletsiz seyirci girmemesi için alınan önlemlerin çok fazla arttığını hesaba katarsak bir süre daha bu rekorun kırılamayacağını kestirebiliriz. Ama gelin görün ki, İstanbul endeksli spor kamuoyu, bu rekora pek itibar etmemekte ve seyirci rekorları ile ilgili istatistikler verilince "1. Lig tarihinin" veya "Süper Lig tarihinin" seyirci rekorunun kırıldığı maç gibi kelime oyunlarıyla Karşıyaka-Göztepe maçının seyirci rekoru örtbas edilmeye çalışmaktadır. Hâlbuki istatistik belli, rekor bellidir: “Türkiye liglerinin seyirci rekoru” 80 bin seyirci ile 16 Mayıs 1981 tarihinde oynanan Karşıyaka-Göztepe maçına aittir.

Dünya Rekoru
İstanbul spor kamuoyu görmezden gelse de, rekor dünyanın gözünden kaçmamıştır. Zira bu maçta Türkiye rekorunun yanı sıra bir dünya rekoru da gizlidir. Bu maçta stada gelen 80 bin kişi, dünya ikinci lig seyirci rekorunu kırmıştır ve bu rekor söylentilere göre Guiness Rekorlar Kitabı’na da girmiştir(Henüz Guiness’in resmi internet sitesinden teyit edemedim).
İngiliz Guardian gazetesi ise en üst düzey liglerde oynanmayan maçlarda en çok seyirci çeken maçlar ile ilgili yaptığı bir araştırmasında Karşıyaka-Göztepe maçına da yer vermiştir.
“David Hill and Gurcag Ozler provided further relief by pointing out that the Izmir derby between Karşıyaka and Göztepe attracted a ridiculous 80,000 people for a Turkish Division Two match on May 16 1981. It's on Wikipedia, so it must be true. "Also approved by the Guinness Book Of Records," they point out. "The score was a resounding 0-0."

Öte yandan dünyadaki bütün derbilerle ilgili çalışma yapan bir internet sitesi ise Karşıyaka-Göztepe derbisini tanıtırken şu cümlelere yer vermiştir:
“2. Ligdeki bir futbol maçında 80.000 seyircinin olabileceğini hayal edebiliyor musunuz? Rakip kulüpler Karşıyaka ve Göztepe arasındaki oynanan bir maçta bu gerçek oldu.”

Maça gelen seyirci sayısı bu kadar ilgi çekmişken “maçın sonucu ne oldu?” sorusunu gözden kaçırmak istemeyen dikkatli futbolseverleri de ihmal etmeyelim. Maç tipik bir orta saha mücadelesi şeklinde geçti ve 80 bin kişi gol izleyemeden stattan ayrılmak zorunda kaldı. Bu golsüz beraberlik Karşıyaka’nın işine geliyordu. Zira, bitime 90 dakika kala hala en yakın rakibi Göztepe’nin 1 puan önündeydi. Son hafta Bandırmaspor maçında alınacak bir galibiyet Karşıyaka’yı 1.lige çıkaracaktı. Göztepe’nin ise evinde Balıkesirspor karşısında alacağı skor Karşıyaka’nın umurunda bile olmayacaktı. Karşıyaka cephesi, bu maçın bitiş düdüğü ile birlikte şampiyonluk kutlamalarına başlamıştı bile. Ama İzmir ve Balıkesir takımlarını karşı karşıya getiren ligin son haftasında skor tabelasında gözüken sonuçlar Karşıyaka’nın hayallerini yıkacak ve umutlarını bir sonraki seneye bırakacak kadar acımasızdı.

Bandırmaspor’a karşı Kaf-Kaf istediği gol veya golleri atamayınca maç 0-0 sonuçlandı ve gözler bir hafta aradan sonra tekrar İzmir Atatürk Stadı’na çevrilerek Göztepe’nin de puan kaybetmesi beklendi. Fakat Göztepe’nin eline geçen bu tarihi fırsatı geri tepmeye niyeti yoktu. Göztepe, Balıkesirspor’u İzmir’de 3-2 yenerek Karşıyaka’nın yerine 1.Lig’e yükselen 4 takımdan biri olmuştu.

Dikkatli okuyucular 1.Lig’e yükselen takım sayısının 4 olmasına şaşırmışlardır. A, B ve C olmak üzere 3 grubun yer aldığı 2.Lig’de, statüye göre her grubu lider tamamlayan şampiyon takım 1.Lig’e doğrudan yükselecekti. A grubunda Göztepe, B grubunda Sakaryaspor ve C grubunda ise Diyarbakırspor gruplarını lider tamamlayarak 1.Lige yükselmişlerdi. Peki 4 takım da neyin nesiydi? Bu 4.takım hangi takımdı ve 1.Lige nasıl çıkmıştı?

Bir Not da Ankaragücü'ne
12 Eylül 1980 Darbesi, toplumun üzerinden bir silindir gibi geçerken kendi kurumları ve kurallarını da beraberinde getirmişti. Darbenin getirdiği en önemli kurallardan birisi; egemenlerin, muktedirlerin keyfine göre, çıkarlarına göre her istediği yasayı, yönetmeliği çıkarması idi.
Darbeyle iktidara gelen "yüce Padişahımız" Kenan Evren, başkent Ankara’nın bir takımının 1.Lig’de olmamasının üzücü bir durum olduğunu düşünüp, Ankaragücü’nün ne yapıp edilip tez zamanda 1.Lig’e yükseltilmesi talimatını verdi. O sezon Türkiye Kupası’nı kazanan Ankaragücü için apar topar bir kanun çıkarıldı: Türkiye Kupası’nı alan takım hangi ligde oynadığına bakılmaksızın 1.Lig’e yükseltileceğine dair bir kanun düzenlenir ve Ankaragücü 1.Lig’e yükselen 4 takımdan birisi olur,o yıldan sonra bir daha da 2.Lig’e düşmez. Ta ki 2011-2012 yılına kadar. Bu satırların yazıldığı sırada Ankaragücü Süper Lig’in dibine demir atmış ve ekonomik/yönetimsel sorunlarla boğuşmaktadır. 2 yıl önce Ankaragücü yönetimine de el atıp birkaç yıl içinde Süper Lig şampiyonluğu sözü veren Melih Gökçek, astronomik rakamlarla yaptığı transferlerle gündeme gelmişti. Ama bütçede karşılığı olmayan paralarla yapılan bu transferler içten içe kulübün ekonomisini alt üst ederken, Melih Gökçekvari yönetim anlayışı kulübün idari yapısını çökertmiştir.
Kaderin cilvesi ki darbeci padişah Kenan Evren'in ittir-kaktır çıkardığı Ankaragücü, bir diğer padişah Melih Gökçek'in beceriksizliği ile 2.Lig'e düşecektir.




*bandırma: Bandırmaspor deplasmanına şampiyonluk turu atmak için giden çok sayıda Karşıyaka taraftarı, Bandırmalıların “Bandırma” diye tezahüratlarına karşılık olarak “bandırcaz” diye bağırmıştı.

Yoldaş Pançuni (2012)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder