30 Ocak 2012 Pazartesi

1980-81 sezonu Karşıyaka-Göztepe maçı

(Unutulmaz Maçlar-3)

Karşıyaka ile Göztepe arasındaki ezeli rekabet, “İzmir futbolu” hakkında konuşulmaya başlanınca ilk akla gelen konulardan biridir. Bu rekabet, sadece İzmirliler tarafından değil bütün Türkiye’deki futbolseverlerce bilinen bir futbol gerçeğidir. Bu rekabetin Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor kadar popüler olamamasının sebebi ise hiç kuşkusuz Karşıyaka ile Göztepe’nin üst düzey başarılarının çok sınırlı olması ve uzun yıllardır üst liglerde (şimdilerde “Süper” Lig) oynamıyor olmalarıdır.

Karşıyaka ile Göztepe arasındaki ezeli rekabetin en önemli maçlarından birisi ise 16 Mayıs 1981 yılında İzmir Atatürk Stadı’nda oynanan maçtır.

23 Ocak 2012 Pazartesi

1973-74 sezonu Real Madrid-Barcelona maçı

(Unutulmaz Maçlar-2)

1973-74 sezonunda Madrid'de sahneye konan ve belki de muadilleri arasında en fazla hatırlanmayı hak eden el clasico'dur.

Bu el classico’yu hatırlanmaya değer kılan nedenler çoktur ama en önemlisi faşist Franco’nun 1939’dan beri devam eden diktatörlüğüne her fırsatta gizliden gizliye küfreden Katalanların, Franco’nun en önemli kalelerinden biri olan Barnebau’da Real’i yenmesidir.
O dönem Real’i Madrid’te yenmek herkesin harcı değildir. Real Madrid’le Barnebau’da maç yapmak, aynı zamanda diktatör Franco’yla karşı karşıya gelmekti.

Real’in hemen her maçında tribündeki yerini alan Franco’nun önünde ya diz çökecektiniz, ya da “diz çökerek yaşamaktansa ayakta ölmek yeğdir” deyip direnecektiniz. Bu yüzdendir ki bu galibiyetin çok büyük anlamı vardır. Bu zafer, o dönem dünyanın en büyük kulüplerinden birini kendi evinde evire çevire yenmekten daha fazla anlam ifade etmektedir.
O dönem Real’i yenmek sadece bir ezeli rakibi yenmek değil, Real Madrid’in başarıları üzerinden politika yapan diktatör Franco’yu ve onun düzenini de dize getirmekti.